Berk Özkanlı’nın iç mekân tasarımını gerçekleştirdiği daire, 1900’lerin başına ait tarihi bir binada yer alıyor. Salondaki pembe kanepe 60’lara ait bir parça, Berk Özkanlı tarafından renovasyonu yapılmış. 40’lara ait gramofon ve eski sehpalar Mozk Concept’ten. Tablo Melis Binay’a ait bir çalışma. Bir kişide olması ve tamamlanması gereken içsel evrim sürecini anlatıyor.
Mozk Concept Vintage Butik’in tasarımcısı olarak tanıdığımız Berk Özkanlı tarafından restorasyonu ve iç mekân tasarımının gerçekleştirildiği daire, 1900’lü yılların başına ait tarihi bir binada yer alıyor. Orijinal yapısı 2 oda 1 salon olarak kurgulanan dairede Berk Özkanlı, 55 m2’lik sınırlı yaşam alanından maksimum yararlanabilmek amacıyla evin iç mimarisinde bazı değişiklikler yapmış. Eski salon geniş bir yatak odasına dönüştürülmüş. Diğer iki oda arasında kalan duvar yıkılarak geniş bir oda yaratılmış ve burası da salon olarak kurgulanmış. Evin genelinde bazı duvarlarda orijinal tuğla duvar dokusu gün yüzüne çıkartılmış.
Çukurcuma’da 55 m2’lik İç Mekan Tasarımı Projesi
Amerikalı performans sanatçısı Brent St. Clair, geçtiğimiz ay Çukurcuma’da bulduğu tarihi dokulu stüdyo daireye ilk görüşte aşık olmuş ve ertesi gün burada yaşama kararı almış.
Performans sanatçısı olarak çalışan Brent St. Clair, evdeki en değerli objelerinin pahalı olanlar değil, “unique” ve onun için anlamı olanlar olduğunu söylüyor. San Francisco Chinatown’dan aldığı papier maché Çin maskesi vazgeçilmezlerinin başında geliyor.
Ayaklı retro lambader 60’lara ait bir parça. Boy aynası Berk Özkanlı’nın tasarlayıp ürettiği bir parça. Puf 60’lara ait, döşemesi değiştirilerek yenilenmiş. Ortada. 1800’lere ait eski bir hamam kurnasının lavaboya dönüştürülerek kullanıldığı evin banyosu oryantal bir atmosfer sunuyor. İngiliz bataryalar, özel olarak Berk Özkanlı tarafından seçilmiş. Ayna 60’lara ait bir parça. Sağda. Mutfak dolapları ve duvar mozaikleri özel olarak yaptırılmış. Beton görünümlü duvar boyası, yer mozaikleriyle kontrast oluşturuyor.
Sıradışı bir kişiliğin Çukurcuma’daki dünyası
“Evin giriş holünde yürürken, bir kalenin dış duvarlarının önünde yürüyormuş gibi hissediyor kendini insan.”
Şan Özkanlı
Kanepenin karşısında yer alan televizyon sehpası ve küçük ahşap bavul 50’lere ait. 60’lara ait puf, uygun retro tarzı bir kumaşla yeniden döşenmiş. Tüm mobilyaların renovasyonu Berk Özkanlı’ya ait.
Uzun süren itinalı çalışmalar sonucu tarihi tuğla tavan döşemeleri de ortaya çıkartılarak eve otantik ve özgün bir hava kazandırılmış. “Evin iç mekân tasarımında tüm alanı bir bütün olarak görmek istedim, ışığa aç olan bu mekânın hava alması çok önemliydi. Diğer yandan mimari tasarımda tavanla yer arasında güzel bir uyum yakalamayı hedeflemiştim. İki cepheli olan mekâna giriş holünde açtığım Amerikan mutfakla üç cephe hissiyatı kazandırdım.” Evin orijinal rabita parkeleri ve tahta kapıları eski haline sadık kalınacak şekilde restore edilerek korunmuş.
Bir yıldır İstanbul’da yaşayan Amerikalı performans sanatçısı Brent St. Clair, sıradışı kişiliği ve kalıpların dışına sıyrılmış kendine özgün hayatıyla burasının ruhuna hitap eden bir ev olduğunun altını çiziyor. İstanbul’un pozitif enerjisine ve burada her günün bir ötekinden farklı şekillenmesine hayranlığını dile getiren Brent’in eğlenceli dünyasının kapılarını araladık.
Bir ay süren iç mimari çalışmalar sonucunda evin orijinal tavan tuğlaları ve tuğla duvarları gün yüzüne çıkarılmış. Evin giriş holünde yemek masasının bulunduğu küçük bir bölüm bulunuyor. Buradan salona doğru ilerlerken sağda açık mutfağın bulunduğu bölümden geçiyorsunuz. Yemek masasında kullanılan Thonet sandalyeler 60’lara ait parcalar.
Hi, this is a comment.
To get started with moderating, editing, and deleting comments, please visit the Comments screen in the dashboard.
Commenter avatars come from Gravatar.